“Tuğçe Kandemir’den bir teşekkür bekledim.”

GÜNDEM 20.06.2022 - 22:45, Güncelleme: 14.10.2023 - 23:26
 

“Tuğçe Kandemir’den bir teşekkür bekledim.”

Kayseri’de yaşayan Halk Ozanı Âşık Kul Mustafa yaptığı beste ve şiirler ile tanınıyor. 500’ü aşkın şiir, bir şiir kitabı ve altı albümü olduğunu söyleyen Âşık Kul Mustafa, ‘sen ayrı trende, ben ayrı garda’ şarkısını polis radyosunda seslendiren Tuğçe Kandemir’den bir teşekkür beklediğini ifade ediyor.
1965 yılında Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde doğan Mustafa Danacı, beş yaşından beri şiir, türkü ve besteler yazdı. 1982 yılından beridir halk ozanlığı geleneği içerisinde yer alan Danacı, ilk yazmaya başladığı günden beri yüzlerce eser ortaya koyuyor. Ozanlık geleneğini taşıyabildiği yere kadar taşımayı hedeflediğinin altını çizen Âşık Kul Mustafa Danacı: “Ozanlık geleneğini taşıyabildiğim yere kadar taşıyacağım. Ozanlık evrenseldir. Ozanlık, kültürümüzü taşıyan en önemli mihenk taşıdır. Ancak bizlerin en önemli yaşamış olduğu sıkıntı ozanlarımız toplumumuzda önemli değeri göremediğini düşünüyorum.” şeklinde konuştu. Tuğçe Kandemir gibi birçok ünlü sanatçının bestelediği türküleri seslendirdiğini vurgulayan Âşık Kul Mustafa, Tuğçe Kandemir’in kendisini arayıp teşekkür etmesini beklediğini söylüyor.   “Tuğçe Hanımdan bir telefon, bir teşekkür bekledim.” “Sen ayrı trende, ben ayrı garda” şarkısını Tuğçe Kandemir’in Polis radyosunda seslendirdiğini ve bu görüntülerin milyonlarca kere tıklandığını aktaran Danacı, maddiyat ve teliften ziyade bir teşekkür beklediğini ifade etti. Âşık Danacı: “Ben de topluma mâl olmuş Âşık Mahsuni Şerif, Neşet Ertaş, Pir Sultan’dan kesitler okuyabiliyorum. Tuğçe hanım da benim şiiri bu şekilde okuyabilir. Ancak yaşadığım ve burada olduğum için Tuğçe hanımdan bir telefon, bir teşekkür bekledim. Beni hiç aramadı ve teşekkür etmedi. Bu durumda benim gibi halk ozanlarının en çok üzüldüğü nokta diyebiliriz. Biraz da şu sıkıntımız var ismini değiştirerek okuyorlar. ‘Sen ayrı trende ben ayrı garda’ şarkısının ismi değişik, büyük ünlü sanatçılar bile bunu yapıyor. Firma sahibi telif yememek için tutuyor ‘sen ayrı trende ben ayrı rayda’ diyor. Bir kelimeyle telif kaçırıyor bu da ayrı sıkıntımız.” diye aktarıyor. Ünlü başka sanatçıların kendi eserlerini okumasından mutluluk ve memnuniyet duyacağını anlatan Âşık Kul Mustafa Danacı, bir eser ortaya koymanın zor olduğunu ve âşıkların değer görmesi gerektiğini anlatıyor.   “Yaşarken verilmeyen değer, öldükten sonra verilse ne olur ?” Kültürün taşınmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol oynayan halk ozanlarının kaderine terk edildiğini vurgulayan Kul Mustafa: “Âşıklar kaderine terk ediliyor. Yaşarken verilmeyen değer, öldükten sonra verilse ne olur? Kayserimizde önemli âşıklarımız var. Âşık Seyrani, Âşık Meydani gibi birçok ozanımız kaderine terk ediliyor. Maalesef yeni iletişim teknolojileriyle bu ozanlarımız tarihten siliniyor. Her zaman anlattığım bir örnek var. Bir gün, halk ozanlarımızdan biri konser veriyor. Konser esnasında seyircinin enerjisinden etkilenen ozan, seyirciden istek türkü soruyor. Seyirci, Tarkan’dan uzun ince bir yoldayım türküsünü istediğini söylüyor. Bu durumdan etkilenen ozanımız, ‘sevgili gençler, Tarkan’dan uzun ince bir yoldayım türküsünü söyleyeceğim ancak bir eserde benden size hediye olsun. Âşık Veysel’den “oynama şıkıdım” şarkısını söyleyeyim.’ diyor esprili bir dille. Geldiğimiz nokta maalesef bu nokta. Uzun ince bir yoldayım türküsünün Âşık Veysel’e ait olduğu unutuluyor.” ifadelerini kullandı.    
Kayseri’de yaşayan Halk Ozanı Âşık Kul Mustafa yaptığı beste ve şiirler ile tanınıyor. 500’ü aşkın şiir, bir şiir kitabı ve altı albümü olduğunu söyleyen Âşık Kul Mustafa, ‘sen ayrı trende, ben ayrı garda’ şarkısını polis radyosunda seslendiren Tuğçe Kandemir’den bir teşekkür beklediğini ifade ediyor.

1965 yılında Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde doğan Mustafa Danacı, beş yaşından beri şiir, türkü ve besteler yazdı. 1982 yılından beridir halk ozanlığı geleneği içerisinde yer alan Danacı, ilk yazmaya başladığı günden beri yüzlerce eser ortaya koyuyor. Ozanlık geleneğini taşıyabildiği yere kadar taşımayı hedeflediğinin altını çizen Âşık Kul Mustafa Danacı: “Ozanlık geleneğini taşıyabildiğim yere kadar taşıyacağım. Ozanlık evrenseldir. Ozanlık, kültürümüzü taşıyan en önemli mihenk taşıdır. Ancak bizlerin en önemli yaşamış olduğu sıkıntı ozanlarımız toplumumuzda önemli değeri göremediğini düşünüyorum.” şeklinde konuştu. Tuğçe Kandemir gibi birçok ünlü sanatçının bestelediği türküleri seslendirdiğini vurgulayan Âşık Kul Mustafa, Tuğçe Kandemir’in kendisini arayıp teşekkür etmesini beklediğini söylüyor.

 

“Tuğçe Hanımdan bir telefon, bir teşekkür bekledim.”

“Sen ayrı trende, ben ayrı garda” şarkısını Tuğçe Kandemir’in Polis radyosunda seslendirdiğini ve bu görüntülerin milyonlarca kere tıklandığını aktaran Danacı, maddiyat ve teliften ziyade bir teşekkür beklediğini ifade etti. Âşık Danacı: “Ben de topluma mâl olmuş Âşık Mahsuni Şerif, Neşet Ertaş, Pir Sultan’dan kesitler okuyabiliyorum. Tuğçe hanım da benim şiiri bu şekilde okuyabilir. Ancak yaşadığım ve burada olduğum için Tuğçe hanımdan bir telefon, bir teşekkür bekledim. Beni hiç aramadı ve teşekkür etmedi. Bu durumda benim gibi halk ozanlarının en çok üzüldüğü nokta diyebiliriz. Biraz da şu sıkıntımız var ismini değiştirerek okuyorlar. ‘Sen ayrı trende ben ayrı garda’ şarkısının ismi değişik, büyük ünlü sanatçılar bile bunu yapıyor. Firma sahibi telif yememek için tutuyor ‘sen ayrı trende ben ayrı rayda’ diyor. Bir kelimeyle telif kaçırıyor bu da ayrı sıkıntımız.” diye aktarıyor. Ünlü başka sanatçıların kendi eserlerini okumasından mutluluk ve memnuniyet duyacağını anlatan Âşık Kul Mustafa Danacı, bir eser ortaya koymanın zor olduğunu ve âşıkların değer görmesi gerektiğini anlatıyor.

 

“Yaşarken verilmeyen değer, öldükten sonra verilse ne olur ?”

Kültürün taşınmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol oynayan halk ozanlarının kaderine terk edildiğini vurgulayan Kul Mustafa: “Âşıklar kaderine terk ediliyor. Yaşarken verilmeyen değer, öldükten sonra verilse ne olur? Kayserimizde önemli âşıklarımız var. Âşık Seyrani, Âşık Meydani gibi birçok ozanımız kaderine terk ediliyor. Maalesef yeni iletişim teknolojileriyle bu ozanlarımız tarihten siliniyor. Her zaman anlattığım bir örnek var. Bir gün, halk ozanlarımızdan biri konser veriyor. Konser esnasında seyircinin enerjisinden etkilenen ozan, seyirciden istek türkü soruyor. Seyirci, Tarkan’dan uzun ince bir yoldayım türküsünü istediğini söylüyor. Bu durumdan etkilenen ozanımız, ‘sevgili gençler, Tarkan’dan uzun ince bir yoldayım türküsünü söyleyeceğim ancak bir eserde benden size hediye olsun. Âşık Veysel’den “oynama şıkıdım” şarkısını söyleyeyim.’ diyor esprili bir dille. Geldiğimiz nokta maalesef bu nokta. Uzun ince bir yoldayım türküsünün Âşık Veysel’e ait olduğu unutuluyor.” ifadelerini kullandı.

 

 

Habere ifade bırak !
Haberle İlişkili Video
Video Galeride Aç
Video albümüne giderek videoya yorum yazabilir yada videoyu sosyal medyada paylaşabilirsiniz.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve postegram.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.