Ali ÜNLÜ
Köşe Yazarı
Ali ÜNLÜ
 

Gazetecinin Görevi

Bir gazeteci, olay ve olgular olduktan sonra mı konuyu haberleştirmeli? Yoksa olay ve olgular olmadan önce konuyu ele alarak bilinç uyandırması mı gerekli ? İşte bu yazımızı oluşturan temel sorular bunlar sevgili dostlar.    Gazetecinin denetleme görevi vardır. Yani gazeteci, halk adına bazı konuları denetlemelidir. Özellikle son günlerde yaşadığımız konulara baktığımızda, gazetecilik görevlerinin tam yerine getirilmemesinden kaynaklı durumlar olduğunu söylememiz şaşırtıcı olmayacaktır. Bu durumlara açıklayıcı örnekler verecek olursak, örneğin; Geçtiğimiz günlerde yaşanan maden kazasından önce gazetecilerimiz, madencilerimize gerekli önemi gösterip, ilgili işletmelerin son durumlarının neler olduğunu haberleştirmiş olsaydı. Belki de var olan bir olumsuzluğun giderilmesinde hem devletimize yardımcı olmuş olacaktı, hem de halkımızın bu acıları yaşamaması için çaba göstermiş olacaktı. Veya daha başka bir örnek verecek olursak, ülkemizde oldukça fazla bir şekilde trafik kazaları gerçekleşmektedir. Gazetecilerimiz bu konuylada ilgili derinlemesine haberler yapmış olsalar, sizce de trafik kazaları ve kuralları noktasında vatandaşlarımız tarafından bir bilinç oluşmaz mıydı?  Müneccim değilim ama gelecek adına da bir takım şeyler söyleyelim. Ülkemizde neredeyse hergün depremler olmaktadır. Bu depremler, kimi zaman hissedilmeyecek büyüklükte gerçekleşirken, kimi zaman da hissedilir derecede gerçekleştiği görülmekte. Bu durum bizlere, ülkemizdeki fay hatlarının geçmiş yıllara oranla daha fazla harekete geçtiğini göstermekte. Dolayısıyla, büyük bir depremin yakın zamanda gerçekleşeceği olası bir durumdur. Peki siz hiç bir televizyon kanalında veya gazete haberlerinde bununla ilgili bir haber yapıldığına şahit oldunuz mu ? Hayır. Peki siz hiç deprem çantası hazırlamamızın şu aşamada gerekli olduğunu, bu gazetecilerimizden duydunuz mu ? Hayır. İşte sevgili dostlar gazetecinin görevi olay sonunda, gerçekleşen olayı haberleştirmek değildir. Oluşacak olumsuz durumlar karşısında, vatandaşı bilgilendirme noktasında kamu görevide yürütmelidir bir gazeteci....    Olay olduktan, insanlar öldükten, ormanlar yandıktan sonra haber yapsak ne olur? Önemli olan insanlarımıza acı veren durumlar karşında bir bilinç oluşturmak. Orman yangınları konusunda sabotajı gün yüzüne çıkarmak yerine, gerçek sebep olan çevre kirliliğine ışık tutmak. Maden patlamasında tedbir alındı mı? Neden tedbir alınmadı? Tedbir alınmalıydı demek yerine, acil tedbir alınması gerekiyor demek arasında dağlar kadar fark var değil mi?  İşte sevgili dostlar; Biz gazetecilerin, sizleri bilinçlendirmesi noktasında kamu görevimiz var ancak, maalesef bu görevi yürüten çok nadir gazetecimiz var. Şimdi neredeyse tüm meslektaşlarım beni eleştirecektir. Konuyu siyasete bağlayıp, gazetecilerin susturulduğundan bahsedecektir. Bu meslektaşlarımıza soruyorum; İnsanlara hakaret etmediğimiz sürece, konuyu siyasi gündem haline getirmediğimiz sürece, kalemimiz açısından nazik davrandığımız sürece, halk sağlığını düşündüğümüz sürece, kalemimizi başka odakların güçlenmesi veya güçlü odakların hizmetine devretmediğimiz sürece, objektif olduğumuz sürece kim bize kızsın, susturmaya çalışsın ki ?  Saygı ve sevgi ile... 
Ekleme Tarihi: 18 Ekim 2022 - Salı

Gazetecinin Görevi

Bir gazeteci, olay ve olgular olduktan sonra mı konuyu haberleştirmeli? Yoksa olay ve olgular olmadan önce konuyu ele alarak bilinç uyandırması mı gerekli ?

İşte bu yazımızı oluşturan temel sorular bunlar sevgili dostlar. 

 

Gazetecinin denetleme görevi vardır. Yani gazeteci, halk adına bazı konuları denetlemelidir. Özellikle son günlerde yaşadığımız konulara baktığımızda, gazetecilik görevlerinin tam yerine getirilmemesinden kaynaklı durumlar olduğunu söylememiz şaşırtıcı olmayacaktır. Bu durumlara açıklayıcı örnekler verecek olursak, örneğin; Geçtiğimiz günlerde yaşanan maden kazasından önce gazetecilerimiz, madencilerimize gerekli önemi gösterip, ilgili işletmelerin son durumlarının neler olduğunu haberleştirmiş olsaydı. Belki de var olan bir olumsuzluğun giderilmesinde hem devletimize yardımcı olmuş olacaktı, hem de halkımızın bu acıları yaşamaması için çaba göstermiş olacaktı. Veya daha başka bir örnek verecek olursak, ülkemizde oldukça fazla bir şekilde trafik kazaları gerçekleşmektedir. Gazetecilerimiz bu konuylada ilgili derinlemesine haberler yapmış olsalar, sizce de trafik kazaları ve kuralları noktasında vatandaşlarımız tarafından bir bilinç oluşmaz mıydı? 


Müneccim değilim ama gelecek adına da bir takım şeyler söyleyelim. Ülkemizde neredeyse hergün depremler olmaktadır. Bu depremler, kimi zaman hissedilmeyecek büyüklükte gerçekleşirken, kimi zaman da hissedilir derecede gerçekleştiği görülmekte. Bu durum bizlere, ülkemizdeki fay hatlarının geçmiş yıllara oranla daha fazla harekete geçtiğini göstermekte. Dolayısıyla, büyük bir depremin yakın zamanda gerçekleşeceği olası bir durumdur. Peki siz hiç bir televizyon kanalında veya gazete haberlerinde bununla ilgili bir haber yapıldığına şahit oldunuz mu ? Hayır. Peki siz hiç deprem çantası hazırlamamızın şu aşamada gerekli olduğunu, bu gazetecilerimizden duydunuz mu ? Hayır. İşte sevgili dostlar gazetecinin görevi olay sonunda, gerçekleşen olayı haberleştirmek değildir. Oluşacak olumsuz durumlar karşısında, vatandaşı bilgilendirme noktasında kamu görevide yürütmelidir bir gazeteci.... 

 

Olay olduktan, insanlar öldükten, ormanlar yandıktan sonra haber yapsak ne olur? Önemli olan insanlarımıza acı veren durumlar karşında bir bilinç oluşturmak. Orman yangınları konusunda sabotajı gün yüzüne çıkarmak yerine, gerçek sebep olan çevre kirliliğine ışık tutmak. Maden patlamasında tedbir alındı mı? Neden tedbir alınmadı? Tedbir alınmalıydı demek yerine, acil tedbir alınması gerekiyor demek arasında dağlar kadar fark var değil mi? 


İşte sevgili dostlar; Biz gazetecilerin, sizleri bilinçlendirmesi noktasında kamu görevimiz var ancak, maalesef bu görevi yürüten çok nadir gazetecimiz var. Şimdi neredeyse tüm meslektaşlarım beni eleştirecektir. Konuyu siyasete bağlayıp, gazetecilerin susturulduğundan bahsedecektir. Bu meslektaşlarımıza soruyorum; İnsanlara hakaret etmediğimiz sürece, konuyu siyasi gündem haline getirmediğimiz sürece, kalemimiz açısından nazik davrandığımız sürece, halk sağlığını düşündüğümüz sürece, kalemimizi başka odakların güçlenmesi veya güçlü odakların hizmetine devretmediğimiz sürece, objektif olduğumuz sürece kim bize kızsın, susturmaya çalışsın ki ? 

Saygı ve sevgi ile... 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve postegram.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.