Fadime Gülhan KALAN
Köşe Yazarı
Fadime Gülhan KALAN
 

Suç Kimin?

Son günlerde yaşadığımız birçok elim olayda sorduğumuz en önemli sorudur; “Suç Kimin?” Ülkemizde yaşanan bir cinayet bizleri derinden üzdü. Öğretmenlik gibi dünyanın en kutsal mesleğini icra eden bir öğretmenimiz, uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Peki, suç kimin? Suç, Hiçbir Zaman Kabul Görmez. Ülkemiz gündemine oturan bu elim cinayet, farklı tartışmaları da beraberinde getirdi. Mülteci sorunundan tutun da bireysel silahlanmaya kadar birçok tartışma. Peki, yine soruyoruz; Suç kimin? İnsan öldüren silahların mı? Düzensiz göçmenlerin mi? Eğitim sisteminin mi? Hukuk düzenlemelerinin mi? Evet değerli dostlarım. Suç, bizim.  Suç, öğretmenimize kalkan o pis elin. Suç canice öğretmenimizi katleden o pis zihniyetin. Dışarda aramayalım artık. Silaha, göçmene, sisteme, hukuka suç yüklemeyi bırakalım. Bireysel silahlanmanın önüne geçerek cinayetin önüne geçemeyiz. İsviçre, Norveç, İsrail gibi ülkelere bakalım. Dünyanın en çok bireysel silahlanmasına sahip ülkelerdeki, silahlı suç oranına bakalım. Neredeyse sıfır, demek ki suç silahın değilmiş. Avrupa’da yaşayan mültecilere bakalım, karıştıkları suç oranlarına bakalım, demek ki suç mültecide de değilmiş. Dünyada tek yazısız anayasayı kullanan İngiltere’ye bakalım, demek ki suç hukukta da değilmiş. Almanya’ya, Amerika’ya bakalım, demek ki suç sistemde de değilmiş. Dolayısıyla kendi suçumuzu her şeye atfediyoruz ama maalesef kendi otokontrolümüzü oluşturmuyoruz. Kendi otokontrolümüzü oluşturalım artık. Unutmayın silah, mülteci, hukuk, sistem durduğu yerde insan katletmez. Kim ki bu kavramları kötü zihniyetli kullandı, işte o zaman bir insan katledilir. Sosyal Çürümenin İlacı; Otokontrol Otokontrol, bireyin kendi kendini idame ettirmesi, kendi davranışlarını denetlemesi kısacası bireyin özdenetimi demektir dostlarım. Bu durumu örnek olay üzerinden ele aldığımızda; Belçika’da 2010 yılında 541 gün hükümet kurulmadı. Dolayısıyla Başbakansız, yöneticisiz bir şekilde Belçika 541 gün kendini idare edebildi. Peki, bunu nasıl sağladılar? İşte olay burada değerli okuyucular, kendi otokontrolüne sahip bir toplum, kendi kendini her zaman idare edebilir. Bizlerinde otokontrolü artık elimize almamız gerekiyor. Dolayısıyla sosyal çürümenin ilacı, otokontrol kavramıdır.
Ekleme Tarihi: 11 Mayıs 2024 - Cumartesi

Suç Kimin?

Son günlerde yaşadığımız birçok elim olayda sorduğumuz en önemli sorudur; “Suç Kimin?” Ülkemizde yaşanan bir cinayet bizleri derinden üzdü. Öğretmenlik gibi dünyanın en kutsal mesleğini icra eden bir öğretmenimiz, uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Peki, suç kimin?

Suç, Hiçbir Zaman Kabul Görmez.

Ülkemiz gündemine oturan bu elim cinayet, farklı tartışmaları da beraberinde getirdi. Mülteci sorunundan tutun da bireysel silahlanmaya kadar birçok tartışma. Peki, yine soruyoruz; Suç kimin? İnsan öldüren silahların mı? Düzensiz göçmenlerin mi? Eğitim sisteminin mi? Hukuk düzenlemelerinin mi?

Evet değerli dostlarım. Suç, bizim.  Suç, öğretmenimize kalkan o pis elin. Suç canice öğretmenimizi katleden o pis zihniyetin. Dışarda aramayalım artık. Silaha, göçmene, sisteme, hukuka suç yüklemeyi bırakalım. Bireysel silahlanmanın önüne geçerek cinayetin önüne geçemeyiz. İsviçre, Norveç, İsrail gibi ülkelere bakalım. Dünyanın en çok bireysel silahlanmasına sahip ülkelerdeki, silahlı suç oranına bakalım. Neredeyse sıfır, demek ki suç silahın değilmiş. Avrupa’da yaşayan mültecilere bakalım, karıştıkları suç oranlarına bakalım, demek ki suç mültecide de değilmiş. Dünyada tek yazısız anayasayı kullanan İngiltere’ye bakalım, demek ki suç hukukta da değilmiş. Almanya’ya, Amerika’ya bakalım, demek ki suç sistemde de değilmiş. Dolayısıyla kendi suçumuzu her şeye atfediyoruz ama maalesef kendi otokontrolümüzü oluşturmuyoruz. Kendi otokontrolümüzü oluşturalım artık. Unutmayın silah, mülteci, hukuk, sistem durduğu yerde insan katletmez. Kim ki bu kavramları kötü zihniyetli kullandı, işte o zaman bir insan katledilir.

Sosyal Çürümenin İlacı; Otokontrol

Otokontrol, bireyin kendi kendini idame ettirmesi, kendi davranışlarını denetlemesi kısacası bireyin özdenetimi demektir dostlarım. Bu durumu örnek olay üzerinden ele aldığımızda; Belçika’da 2010 yılında 541 gün hükümet kurulmadı. Dolayısıyla Başbakansız, yöneticisiz bir şekilde Belçika 541 gün kendini idare edebildi. Peki, bunu nasıl sağladılar? İşte olay burada değerli okuyucular, kendi otokontrolüne sahip bir toplum, kendi kendini her zaman idare edebilir. Bizlerinde otokontrolü artık elimize almamız gerekiyor. Dolayısıyla sosyal çürümenin ilacı, otokontrol kavramıdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve postegram.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.