Ülkemizde vatandaşların ortak şikâyeti olan, hayat pahalılığı ve enflasyon ekonominin temel sorunlarından biri haline geldi.
Peki, Enflasyon Nedir?
Enflasyon, genel olarak fiyatların toplumun ortalama gelir oranlarına göre artış oranı olarak tanımlanır. Yani, bir ekonomide belirli bir dönemde mal ve hizmetlerin fiyatlarının genel olarak yükselmesidir. Fiyatlar neden sürekli artıyor diye düşündüğümüzde ise arz talep dengesi, üretim ve tekelcilik, toplum gelir düzeyleri gibi birçok faktör sıralayabiliriz. Bu açıdan değerlendirdiğimizde enflasyon kavramı toplumu hızlı ve etkin bir biçimde etkilemektedir.
Yüksek Enflasyonun Çözümü Nedir?
Yüksek enflasyonun en önemli çözümü, ülke üretim ve tüketim kaynaklarını bilinçli kullanmaktan geçmektedir. Üretimin durması, hazır tüketimin yaygınlaşması gibi kavramlar, özellikle ulus devlet anlayışını benimseyen ülkelere enflasyon gibi büyük sorunlar çıkarmaktadır. Bu açıdan ülkemizi değerlendirdiğimizde, hazır tüketime hızlı bir geçiş yapan bir ülke konumundayız. Bu durum, enflasyon kavramının etkilerinin ülkemizde en etkin bir şekilde gerçekleşmesine neden olmaktadır. Bu durumu örnek olay üzerinden anlatacak olursak, 1980'li yıllara kadar nüfusun yarıdan fazlası kırsal kesimlerde yaşarken, günümüzde şehirlerdeki nüfus oranı %90'ların üzerine çıktı. Bu bağlamda, köylerde yaşayan insanlar dahi süt, yumurta, buğday, un, gibi temel gıda ürünlerini satın almaktadır. Bu yönüyle değerlendirildiğinde, ülkemizdeki enflasyon etkileri güçlü gerçekleşmektedir.
Tekelciliğin Enflasyona Etkileri
Üretimde gerçekleşen durağanlık, tekelcilik kavramının gelişmesine neden olmaktadır. Serbest piyasa ekonomisinde tekel konumda olan birincil ve ikincil ekonomik faaliyet gösteren üreticiler, piyasadaki fiyat marjını kendileri belirleyebilmektedir. Bu açıdan, tekelleşme kavramının enflasyona doğrudan bir etkisi söz konusudur.
Çözüm Önerileri
Ülkemiz noktasında, birçok temel ihtiyaç, teknoloji ve enerji anlamında dışa bağımlı bir ülke konumundayız. Öte yandan serbest piyasa ekonomisi olarak adlandırdığımız sistem içerisinde devlet dengesi eksik ve zayıf kalmaktadır. Bu bağlamdan hareketle, üçüncül ekonomik faaliyetteki yani hizmet sektöründe yaşanan yığılımın önüne geçilmeli. Üretime, şu anda olduğu gibi teşvik edilmeye devam edilmedir. Teşvikler artırılarak sürmelidir. Çeşitlendirilmiş ve güçlendirilmiş bir üretim sektörü, enflasyonu kontrol altında tutabilir ve ekonomik istikrarı sağlayabilir.